Gelecek kaygısı nedir?
Çoğu insanın gelecekte olacaklar hakkında merak etme eğilimi vardır. Bu durum, geleceğin muğlak ve belirsiz oluşundan kaynaklanır. Geleceğin bu denli belirsiz olması, insanlarda gelecek kaygınsın oluşmasında etkili olmaktadır. Gelecek kaygısı, gelecekte gerçekleşmemiş bir olay veya durum hakkında yüksek düzeyde kaygı duyma hissi olarak ifade edilebilir. Gelecekle ilgili belli bir düzeyde kaygı hissetmek kabul edilebilir olsa da gelecek kaygısı yaşayan insanlarda yoğun olarak olumsuz düşünce ve sonuçlara odaklanma eğilimi vardır. Gelecek kaygısı olan kişiler, herhangi bir olaydan günler, haftalar veya aylar öncesinden kaygı hissedebilirler. Gelecek kaygısı yaşayan insanlarda genellikle “ya olursa/ya olmazsa?” düşüncesi hakimdir. Örneğin “ya iş bulamazsam, ya yapayalnız kalırsam, ya sınavım çok kötü geçerse” gibi düşünceler aslında gelecekte olacaklar hakkında kaygının yaşandığının bir göstergesidir.
İnsanların kontrol edemeyeceğini düşündüğü korkunç senaryoların gerçekleşeceği ile ilgili kaygı da gelecek kaygısının bir bileşenidir. Örneğin doğal afetler, saldırıya uğramak, sevilen birinin ölümü gibi durumlar için de kişi geleceğe dair kaygı yaşayabilir.
Gelecek Kaygısını Artıran Unsurlar
- Geleceğe dair güven eksikliği, güvensizlik hissi
- Gelecekle ilgili yoğun olumsuz düşünceler
- Gelecekte yaşanacak olaylarla baş edememe korkusu
- Geleceği öngörememe
- Olaylara ilişkin olumsuz beklentiler
Gelecek Kaygısına Sahip Olmak
- Gelecek kaygısına sahip insanlar, kötü olayların meydana gelme olasılığının daha yüksek olduğunu düşünürler.
- Söz konusu olayların sonuçlarını daha yıkıcı algılayabilmektedirler.
- Gelecekte yaşanacak olumsuz olaylar için daha az başa çıkma stratejisi üretirler.
- Başka insanlara göre kötü bir olayın daha erken meydana geleceğini düşünebilirler.
Gelecek Kaygısını Azaltmak İçin;
- Gerçekçi beklentiler oluşturmak
Her insanın gelecekle ilgili beklenti ve planları vardır. Bunlar bazen gerçekleşirken bazen hesapta olmayan nedenlerden dolayı gerçekleşemeyebilir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, yaşamdaki karşılaşan olayların tamamının insanların kontrolünde olmadığıdır. Diğer insanlar veya çevresel faktörler yaşanacak olaylar üzerinde etkilidir. Kişi, beklentilerinden farklı bir durumla karşılaşınca hayal kırıklığı yaşayabilir ve bu durum geleceğe dair kaygı artışına sebep olabilmektedir. Bu yüzden gerçekçi beklentiler oluşturmak, oluşabilecek olumsuz faktörler için önlem almak önemlidir.
- Plan yapmak
Gelecekte olacaklar hakkında tek bir yöne odaklanmak kaygıyı artırabilir. Bunun yerine alternatifleri düşünmek, “B planı” yapmak önemlidir. Yani aslında “ya olursa veya ya olmazsa?” düşüncesinden “öyle olursa B planını uygularım” düşüncesine geçmek kaygıyı yönetebilmek açısından fayda sağlayacaktır.
- Olumsuz düşünceleri sorgulamak
Çoğu zaman gelecek kaygısı yaşayan insanlar en kötüsünü düşünme eğilimindedirler. Kişiler bu düşüncelerini ele alıp gerçekçi olup olmadığını sorgulayabilir. Örneğin geçmişte yoğun gelecek kaygısı yaşanan ne gibi durumlar vardı? Bunların kaç tanesi gerçekleşti veya gerçekleşmedi? sorularını sormak ve aslında kaygı duyulan her olayın gerçekleşmediği zamanları da hatırlamakta fayda vardır.
- Sosyal destek
İnsan, sosyal bir varlıktır ve kişilerarası ilişkiler insan hayatında önemli bir belirleyicidir. Kişinin çevresi tarafından destekleniyor olduğunu bilmesi kişiye iyi gelebilecek bir unsurdur. Bu kaygının yoğun yaşandığı zamanlarda bunu yakın çevreyle paylaşmak kaygıyı azaltmaya yardımcı olabilir.
- Profesyonel destek
Gelecekle ilgili kaygısı olmayan pek kimse yoktur. Yani her insanın geleceği ile ilgili bir kaygısı vardır. Çünkü aslında gelecek dediğimiz şey bir belirsizliktir ve bilinmezliktir. Dolayısıyla bilinmez olan her şey insanı kaygılandırır. Bu nedenle insanın geleceğiyle ilgili kaygısı ve geleceğini bilme isteği oldukça olağan ve normaldir. Ancak bu kaygı, sürekli akıldan kötü senaryoların geçmesine neden oluyorsa, kişinin günlük hayatını artık sekteye uğratıyorsa, kişi hayatta yeni bir adım atarken kötü bir şeyler olacağına dair inancından dolayı adam atamamaya başlamışsa, bu kaygı artık kişinin hayatını olması gerekenden daha fazla etkiliyor demektir. Bu noktada bir uzmandan yardım almak faydalı olacaktır.